Antika Eşya
Ülkemizde antika denildiği zaman akla hemen mobilyalar gelebilmektedir. Fakat antika aslında eski bir döneme ve maddi değeri olan bütün sınıf eşyalara verilen bir ad olarak düşünülmesi gerekmektedir. Antika bir vazodan antika para kesesine kadar her türlü eşya bu sınıfa girebilmektedir. Fakat bu konuda en çok dikkat edilmesi gereken konuların başında eşyayı sadece yaşı ile değerlendirmemek gerekmektedir. Çünkü 50-70 yıllık olsa da her eski eşya antika sınıfına girecek diye bir kural bulunmamaktadır. Bir eşyanın antika sınıfına girebilmesi için kesinlikle tarihi geçmişi, az bulunur olması gerekmektedir.
Antikaların Değeri
Birçok eşya antika sınıfında bulunmasına rağmen maddi değeri her zaman yüksek olacak diye bir kesinlikte bulunmamaktadır. Özellikle döneminde ilgi görmemiş ya da kaliteli olarak kabul görmeyen bir ürün 100 yıllık olsa da maddi değeri çok yüksek olmayabilir. Antika mobilyaların değerini arttıran etkenler arasında;
- Eşyanın yaşı ve mevcut durumu (Mobilyalarda hangi döneme ait olduğu ve döneminin izlerinin başarılı bir şekilde yansıtabildiği)
- Kime ait olduğu
- Kim tarafından üretildiği (Özellikle döneminde ünlü biri tarafından yapılmış bir eşya ise değeri birden artmaktadır)
Aslında antika eşya tamamen alıcı kişini göstereceği ilgi ile alakalı olmaktadır. Nasıl altınların değerini sarraflar çok iyi bilirken antika eşyaların değerini de bu tür işlerle ilgilenen ve ilgi gösteren kişiler bilmektedir. Bu konuda yaşanmış bir hikayeyi size aktaralım;
İstanbul’da antika eşya satan bir dükkanda 85 yıllık ve paslanmış bir durumda bulunan ingiliz su anahtarı alıcı biri tarafından çok ilgi görmüş. Dükkan sahibi 8 yıldır o ürünün elinde olduğunu ve kimsenin ilgi göstermediğini belirtmiştir. Fakat alıcı müşteri su anahtarının üzerinde bulunan kazıntı şeklindeki marka dikkatini çekmiş ve almak istemiş. Antika satan yerin istediği fiyata hiç pazarlık etmeden alan müşteri daha sonra dükkan sahibine bu anahtarın dedesine ait olduğunu ve üzerinde bulunan kazıntı şeklinde markanın aslında dedesinin kullandığı imza olduğunu ve dedisinin kullandığı bunun gibi birçok su anahtarını sakladığını belirtmiştir.
Hikayeden yola çıktığınızda aslında böyle bir alıcı bu tür bir eşyaya gücünün yettiği en son haddeye kadar ödeme yapabilecek bir alıcıdır. Tabi bu tür durumlarda antika satan yerin art niyetli davranmaması gerekmektedir.
Antika Mobilyada Dönemlerinin Etkisi
Mobilyaların antika değerlendirilmesi yapılırken en çok dikkat edilen konuların başında yaşı, durumu ve malzemesi gibi üçlü olurken genel olarak maddi değerine etki eden önemli bir diğer unsurda hangi dönemin izlerini taşıdığı ve başarılı bir şekilde uygulandığı konusudur. Örneğin XIV Louis dönemine ait bir mobilya eğer o akımın izlerini çok başarılı bir şekilde yansıtmış ve döneminde ünlü mobilyacısı tarafından üretilmiş ise çok yüksek maddi değerleri olabilmektedir. Birçok eşya üzerinde hangi dönemde hangi firma ya da usta tarafından yapıldığı gösteren markalamalar bulunmaktadır. Bu tür markalamalar orjinallik göstergesi olabileceğinden dolayı değerleme yapılırken maddi rakama etki etmektedir. Bu tür markalamaların olmadığı antika eşyalar için değer biçimi yapılırken alanında uzman antika koleksiyonerlerinden destek alınması gerekmektedir. Çünkü dönemin malzemesi ve izlerini bu tür kişiler tespit edebilmektedir.
“Web sitemizde bütün geçmiş dönemlere ait mobilyalar hakkında ve hangi özelliklere sahip olmaları gerektiği konusunda bilgi sahibi olabilirsiniz.”
İlgi Gören Antika Eşyalar
Ülkemizde antika eşya çok hızlı bir trafiği olan bir pazar olmasa da özellikle İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük illerde son 10 yıl için kıpırdanmalar yaşanmaktadır. Ülkemizde ilgi gören antika eşyalar arasında;
- Saatler ( Özellikle köstekli cep saatleri)
- Radyolar
- Antika Mobilyalar (Sehpa, komodin, sandalye ve yemek takımları en çok ilgi gören sınıflardır)
- Bez, Halı ve Kumaş Türleri (Özellikle kilim ve halı gibi ürünlerin yanında kadife ve işlemeli bezlerde ilgi görmektedir.)
- Askeri araçlar (kılıç, kama ve silah gibi antika eşyalar çok yoğun ilgi görmektedir)
- Porselen, bakır, gümüş ve altın objeler
- Tablolalar
Antika Eşyaların Satılması
Ülkemizde denetimsiz sektörlerin arasında bulunan antika satıcılığı özellikle koleksiyoner belgesi olmayan kişiler tarafından yoğun bir şekilde yapılmaktadır. Türkiye’de yasalar ile belirtilen en önemli konu 100 yaşı ve üstü eserlerin satışı konusudur. 100 yaşından büyük antika eşyaların kesinlikle yurt dışına satılması yasaklanmıştır. Toprakaltı olarak tabir edilen eşyaların ise yetkili koleksiyonerler ya da müzelerden alınacak koleksiyoner defterine işlenerek korunması gerekmektedir. Toprakaltı eserlerin satışıda sadece koleksiyoner tarafından ve müzelerin izin verdiği sınıflarda ise yapılmaktadır. Bu tür eserlerin bulunması durumunda kesinlikle en yakın müzeye haber verilmesi gerekmektedir.
Antika Eşya Alanlar
Türkiye’de antika eşya alanlar en yoğun olarak İstanbul’da görülmektedir. Özellikle İstanbul’da bulunan antikacılar pazarında çok sayıda bu hizmeti veren firma bulunmaktadır. Antika eşyanızı satmadan önce mutlaka antika eşya alan yerin resmi evrak ve izinlerinin olup olmadığı konusunun titizlikle incelenmesi gerekmektedir. Antika eşya alan yerler ile anlaşmadan önce mutlaka ürünü farklı yerlerede göstermenizi tavsiye ederiz. Bazen art niyetli olmasa da elinizde eşyanın gerçek değerinin belirlemekte farklı gözlerin görmesinde fayda bulunmaktadır.
Antika eşya alan yerlerin dışında bu tür ürünlerin satıldığı müzayedeler bulunmaktadır. Birçok antikacı ya da antika eşya sahibi kişiler bu tür müzayedelerde ürünlerini satabilmektedir. Antika müzayedelerinin en büyük avantajları arasında satılan eşyanın çok titiz bir incelemeden geçmiş olması ve hakkındaki bilgilerin doğruluğu konusudur. Antika müzayedelerinde ürünlerin tarihi gerçek olma ihtimali çok yüksek olmasından dolayı genelde bu tür yerlerde satılan ürünlerin fiyatları yüksek olabilmektedir. Özellikle duyulmuş bi müzayede olacaksa çok sayıda koleksiyonerde katılacağı için yüksek fiyatlar ile satış yapılmaktadır.